Küresel toplum Alzheimer gibi demans hastalıklarını gün geçtikçe daha çok kabulleniyor

Küresel çapta 40 binden fazla kişiyle yapılan ankete göre katılımcıların yaklaşık yüzde 80’i, sağlık ve bakım uzmanlarının yüzde 65’i demansı yaşlanmanın normal parçası olarak değerlendiriyor

DÜNYA genelinde her yıl milyonlarca kişide tespit edilen ve toplumun büyük kısmının hayatın parçası olarak kabullendiği Alzheimer ve benzeri demans hastalıklarıyla mücadele, özellikle son yıllarda sağlık sistemlerinin kapasitesindeki zorlanmayla daha da güç hale geldi.Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, Alzheimer, dünya çapında yaklaşık 57 milyon kişiyi etkileyen ve her yıl yaklaşık 10 milyon yeni vakanın tespit edildiği demansın (bunama) en yaygın türü.Alzheimer vakaları, demans hastalarının yaklaşık yüzde 60’ından fazlasını oluşturuyor.

Beyin hücrelerinin zamanla ölümüne bağlı hafıza kaybı, bunama ve genel anlamda bilişsel fonksiyonların azalması şeklinde gelişen tıbbi durum olan Alzheimer sebebiyle her yıl dünya genelinde binlerce kişi hayatını kaybediyor.İlk kez 1906’da Alman psikiyatrist ve patolojist Alois Alzheimer tarafından tanımlanan ve 65 yaş üstü kişilerin beyin dokularında ağır hasara neden olan Alzheimer, „21. yüzyılın kabusu“ görülüyor.Alzheimer hastalığı araştırma merkezlerinde incelenen, tanı konulan kişilerin yüzde 50’sinden fazlasında birden çok demansa sebep olan etmen tespit ediliyor. Bu karma demans durumu, en çok 85 yaş ve üzeri kişilerde görülüyor.Bu, günlük aktivitelerde azalma ve bilişsel yeteneklerde bozulmayla nitelenen nöropsikiyatrik semptomların ve davranış değişikliklerinin eşlik ettiği nörodejeneratif hastalık olarak tanımlanıyor.

KADINLAR, DEMANSTAN ORANTISIZ ŞEKİLDE ETKİLENİYOR 

Kadınların demans nedeniyle hayatını kaybetme oranı erkeklerden daha yüksek seyrediyor. Demans hastalarına yönelik bakımın yüzde 70’i kadınlar tarafından sağlanıyor.Alzheimer’s Disease International’ın (ADI) 2024 tarihli raporunda, 2019 ve 2024’te Alzheimer hastalığına dair toplumun bakış açısının incelendiği iki anket karşılaştırıldı.ADI’nın, 2019’da Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi Okulu (LSE) aracılığıyla yürüttüğü, demansa karşı düşüncelerine ilişkin küresel çapta yapılan ankete yaklaşık 68 bin kişi, 2024’teki ankete ise 40 binden fazla kişi katıldı. 5 yıl arayla yapılan iki anketin karşılaştırılmasının sonuçlarına göre Alzheimer ve diğer demans hastalıklarına dair bakış açısı olumsuz yönde ilerledi.

Katılımcıların yaklaşık yüzde 80’inin demansın yaşlanmanın normal parçası olduğunu kabul ettiği ve bu oranın 5 yıl öncesine göre yüzde 14 arttığı gözlendi.Toplumdaki bu olumsuz ilerleyişin sağlık sektöründe de benzer seyrettiği görüldü. Sağlık ve bakım uzmanlarının yaklaşık yüzde 65’i demansı yaşlanmanın normal parçası olarak düşünürken bu oran önceki ankete göre yüzde 3 arttı.Küresel olarak insanların yüzde 25’inden fazlası, demans hastalıklarını önlemek için yapılabilecek bir şeyin olmadığına, yüzde 43’ünden fazlası da demansın kısmen aile desteğinin eksikliğinden kaynaklandığına inanıyor.Öte yandan bu kabulleniş, toplumun hastalığa tamamen kötümser yaklaştığına işaret etmiyor.

Katılımcıların yüzde 96’sından fazlası, demans hastalıklarının tıbbi tanının önemine inanırken yüzde 93’ünden fazlası, demans hastalarının yaşamlarını iyileştirmek için yapılabilecek birçok faaliyetin bulunduğunu düşünüyor.Katılımcıların yüzde 58’inden fazlası, demansın sağlıksız yaşam tarzından kaynaklandığını savunurken bu oran, 2019’dan bu yana yüksek gelirli ülkeler ve üst-orta gelirli ülkeler genelinde artış gösterdi, düşük/alt-orta gelirli ülkelerde ise önemli ölçüde azaldı.Raporda, 2019-2024 döneminde küresel çapta Kovid-19 gibi birçok büyük sorunun ortaya çıktığının altı çizildi, özellikle salgının sağlık sistemlerinin kapasitelerini zorladığı vurgulandı.Bu ve benzeri sorunların demans hastalıklarına yönelik görüşleri ve söylemleri etkilemiş olabileceğine değinilen raporda, küresel olarak zor zamanlarda demans hastaları gibi „savunmasız nüfus gruplarının“ genellikle ilk zarar görenler arasında olduğu ifade edildi.

DEMANS HASTALIKLARINDA TEDAVİ VE BAKIM 

Demansı iyileştirmek veya ilerleyen seyrini değiştirmek için halihazırda mevcut tedavi yöntemi bulunmuyor. Bunun yanı sıra klinik deneylerin çeşitli aşamalarında çok sayıda yeni tedavi araştırılıyor.Uzmanlar, hastalığın tedavisinde beyni uyaran ve günlük işlevleri sürdüren aktivitelere ve sosyal etkileşimlere katılmanın önemini vurguluyor.Araştırmalar, bireylerin düzenli egzersiz yaparak, sigara ve alkol kullanımından kaçınarak, kilolarını kontrol ederek, sağlıklı beslenerek, tansiyon, kolesterol ve kan şekeri seviyelerini koruyarak bunama riskini azaltabileceklerini ortaya koyuyor.

 

Benzer Haberler

İş gücü kaybının başlıca nedeni solunum yolu hastalıkları

Foto: Freepik DAK Sağlık Sigortası‘nın araştırmasına göre, 2025’in ilk yarısında en fazla iş gücü kaybına yol açan hastalık grubu

Araştırmaya göre, 2050’de dünyada kanser vakası 30 milyonu, ölümler 18 milyonu aşacak

Geniş bir küresel araştırmacı ağının hazırladığı çalışmada, kötü ve sağlıksız alışkanlıkları değiştirmenin, erken teşhisin, sağlık sistemini geliştirmenin, tedaviye ulaşımda eşitsizliğin ortadan kaldırılması ve kanser taramalarının artırılmasının kansere yakalanma ve ölüm…

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert